bu yazının başlığını "NEYSE" diye değiştirdim:)

Geçenlerde sabahın köründe sessizliğinden artık varlığını unutmaya başladığım telefonum çınçın ötünce önce bir heyecanlandım ama sonra dedim ki pehhh kim olcak canım benimkidir işte.
benimki gençturkcell bu arada
çok vefaalı biliyomusun..
zırt pırt mesaj atıyor bana, hayır adamı sallamıyorum hala atıyor sürekli bi güzellik sürekli bir dükkan senin abla muamelesi falan..
şımarıyorum vallaha!
neysem
son dönemde mesaj kutum sadece bu gencin bana attığı aşk.. güzellik.. beleş sinema biletleri efenime söliyim hamburger ısmarlamacalar çeşitli mağaza indirimleri falan bu tarz teklif mesajlarıyla dolup taşar oldu

tekrar neyse ... geçenlerde de gene onun mesajıyla başladım güne!
bi baktım benim genç
bi baktım ne diyor diye
neymiş ona sağdık kaldığım için bilmem kaça mesaj atarsam haftanın iki günü akşam 9 dan sabah 9 ye kadar beleşe konuşurmuşum.
eee????
şöyle bi durdum.
telefon elimde sanki karşımda biri varmışcasına onunla konuşuyorum.

napayım lan napayım diye!
sen beni ne sanıon dümbük!

falan gene neyse sonra sakinleştim tabi..
böyle şeylere ani sinirlenip ani sakinleşen bir yapıya sahibim.
neyse dedim geçtim..
bu gençte çok olmaya başladı işi farklı muhabbetlere getirmeye çalışıyor gözümden kaçmadı değil.
gece beleş konuşmalar falan gece ne konuşucaksak !
sabaha kadar hemde!


bidaha neyse, sinir yapım oynaktır benim ani sinirlerinir ani sönerim sinirlendim söndüm sonra..
ogün lülüyle konuşmuştuk lülüye de anlattım bunları
makinalarla konuşmaya mı başladın diye şaşırdı oysa hiç bir şey göründüğü kadar basit değildi..

benim olay yaptığım durumlara çok sakin cevaplar veriyor kendisini gerçekten anlamıyorum!

tekrar neyse bu olayın üzerinden 2 3 gün geçti..
sonra bu sabah mailime bakarken  fatura bilgilerim düşmüş olduğunu farkettim
bu arada telefondan bikaç internete girmiştim dedim ne kadar yüklediler bi bakayım.
lan benim aylık bilmem kaç dk konuşmam bilmem kaç tane mesajlaşmama bedel bir de internet parası sokmuşlar bana iyimi!
dedim sıçtım babam çok iyi sevecek beni
derken

o an lülü dürttü beni.
lülüye açıldım ona ağladım zırladım.
sonra oda "kazıkçı pezevenkler" şeklinde bir cevapla benim tatmin olmamı sağladı.
saolsun..
hep böyle kısa ve öz cümlelerle tatmin eder beni..

son neyse, buna da aniden sinirlenip aniden söndüm.

Az önce sessizliği seven telefonuma bi mesaj daha düştü.
kim bil bakalım!
beni yanlızlığımda bir an olsun başbaşa bırakmayı sevmeyen genç kardeş taaaaa bi-ki..
artık dişi mi erkek mi bilemiyorum ama bana sürekli gece içerikli mesajlar atmaya başladı artık ben iyice işkillenmeye başladım yani!
artık sabrımı taşırıyorsun genç!!!

istemiyorum senin akşam 9dan sabah 9 a kadar beleş dakikalarını
ztn bu ay yeterince kazdın beni

hayır konuşucak adam mı var !
hadi konuşucak adam bulduk o sabaha kadar iki usturuplu aile terbiyesi almış mülaim istanbul beyefendisi ya da hanimefendisi bireyler olarak ne konuşabiliriz !!!
sen ne sanıyorsun bizi lan!
gece tuttu furutti falan izlemiyoruz!
her normal bireyler gibi uyuyoruz
telefonla konuşacak daha uygun saatler varken o saatte beleşi dayamanın manasını anlayamıyorum !!

anlamakta istemiyorum.
düştün gözümden bugün tamamen düştün gözümden

bensee senin hakkında hep cok centilmen çok eli açık bonkör falan diye bahsederdim.
senin derdinin ne olduğunu anlaşıldı :/


pis kaka çiş


bu arada şu şarkıyla aslında ne demek istediğimi anlayacaksınız
dinleyiniz lütfen://
rakımı da getirin daaatırım uleynnn djfhdgdf

http://ufizy.com/#JiDdyprTgSg/r/!/


edit: bu biloğu yazdıktan sonra telefonum baya bi çaldı yanlız :)
üstelik gençte değil beni özleyenler aramışşşşş uyyyyyyy :))
resmen iti an çomaa hazırla olmuş yeaaaaaaa kdfjghdjfhlgkjshdj